Arda TÜRKMEN – Hürriyet Pazar 9 Şubat 2014
Çarşı Pazar Gezmelerim…
Bu hafta, Kadıköy’ün kurdu, İstanbul food’un fikir annesi, esnafın gözbebeği Tuba Şatana ile buluşup, sizler için Kadıköy Çarşısı’nın en keyif alınan birkaç esnafını gezdik.
İşte notlarım;
Pak Ciğer ve Sakatatçısı
Dile kolay 1927’de kurulmuş bir dükkân. Sahibi Aykut Abi üçüncü nesil. Kendisini yakından tanıyanlar ona ‘Ciğerimin Köşesi’ diyorlar. Hoşsohbet, keyifli ve işine çok düşkün bir esnaf. Dükkânı 87 yıl önce dedesi kurmuş, şimdi o da oğlu Aykut alsın işi devam ettirsin istiyor. “Bizim oğlan 14 yaşında Arda ama kariyer hedefi çizmiş. Önce Robert Kolej, sonra Amerika’da mühendislik okuyacakmış” diyor bir yandan tezgâhta çalışırken.
Timsahlı Mısır Çarşısı 1916
Tarih sizi yanıltmasın, adına da bakıp “İlk dükkân Mısır Çarşısı’nda mıymış” diye düşünmeyin. 1926’da dükkan ilk açıldığında tüm ürünler Mısır’dan geldiği için dükkânın adı Mısır Çarşısı olmuş. İsimdeki timsah da aynen giriş kapısının üzerinde duran timsahtan geliyor. O da o yıllarda Mısır’dan gelmiş. Dükkânın dördüncü sahibi Süleyman Abi hakikaten şeker gibi bir insan. Daha önceki üç dükkân sahibi hep ustadan çırağa bırakarak getirmişler dükkânı. Süleyman Abi de dördüncü nesil çıraklıktan patronluğa gelenlerden. Burada beni en çok etkileyen dükkânın açıldığı tarihten beri hiç değişmeyen raflı tezgâh. Buram buram tarih kokuyor. İçeride baharattan bakliyata, kuruyemişten natürel sabunlara, salçalardan tescilli ballara çok geniş bir lezzet yelpazesi mevcut.
Havva Abla’nın arabası
Havva Abla, her pazartesi, çarşamba ve cuma Kadıköy Çarşı’da geziniyor minik arabasıyla. Gebze’deki kendi bahçesinde yetiştirdiği sebzeleri tam 28 yıldır getirip satıyor. Artık oğlu da ona yardım ediyor gezip dolaşırken. Kendisi sadece alışverişe gelenlerin değil, esnafın da sevgilisi pırıl pırıl bir insan. Tatlı tatlı geziyor bütün gün sokaklarda.
Almadan gitme: Sebzelerini kendi bahçesinde ektiği için mevsimine göre her tür yeşillik oluyor. Ben pırasaya bayıldım. Bence özellikle bu mevsim pırasa almadan gitmeyin. Havva Abla’nın efsane muhabbetini de kaçırmayın derim.
Balıkçı Cumali
Cumali Abi, eskilerin iyi bildiği meşhur Balıkçı İrfan’ın çıraklığında bu işi öğrenmiş, şimdi daha çok Bostancı’daki lokantasında vakit geçiriyor. Ama dükkâna gidince sizi genellikle Hayati ile Kadir’in sabah şovu karşılıyor. Balıkçılar genellikle aksi olur derler ama Hayati bildiğiniz tek kişilik sahne insanı adeta. Hep derim, iyi balık için iyi balıkçı şart.
Almadan gitme: Hayati’ye ne yapmak istediğinizi anlatın, o size bir reçete yazacaktır. Bu günlerde iyi istavrit ve hamsi var, bence almadan çıkmayın.
Turşucu Özcan
1935’te büyük dede Mehmet Özcan’ın başlattığı aile işi geçen hafta rahmetli olan oğlu Niyazi Özcan tarafından bu günlere getirilmiş. Dükkânı şu an üçüncü ve dördüncü kuşak birlikte çalıştırıyor. Aile yadigârı bu meslek bence daha on yıllarca emin ellerde. Turşuları tahmin edeceğiniz gibi efsane lezzetli. Bahattin Abi’nin insanlığı ve esnaflığı da turşuların lezzetine lezzet katıyor.
Almadan gitme: Muhteşem turşuları var, zevkinize göre hepsinden alabilirsiniz. Ama kesinlikle muhteşem bir acılı turşu suyu var ki içmeden gitmeyin. Hastayken adamı ayağa kaldıracak cinsten lezzetli, acısı ve tuzluluğu kıvamında. Yazarken bile ağzım sulandı o derece şiirsel bir lezzeti var.
Sarmısakçı Ahmet
Deri kulaklıklı şapkası, minicik tezgâhı ve suratından düşürmediği gülümsemesiyle Ahmet Abi şahane bir adam. “Bu işi yaparsan her işi yaparsın Ardacığım, yeter ki soğuğa dayan” diyor beni görür görmez ve yanına oturtuyor. Burası bir dükkân değil, küçücük bir tezgâh ama özel bir adres. Üç çeşit ürün satıyor: Limon, kestane ve sarmısak. Kestane de kestane ama. Her biri iri ve çok dolgun, tam kebaplık.
Almadan gitme: Bu mevsimde tabii ki kestane almadan gitmeyin buradan. İster evde soba üzerinde, ister ocak üzerinde evde yapılan bir Ahmet Abi kestanesi, soğuk kış günlerinden içinizi ısıtacak cinsten.
Sakatatçıdan
Sakatatların tamamını bulmak mümkün ancak en çok kuzu uykuluk ve kuzu ciğeriyle ön plana çıkıyor. Tabii bir de kelleyle…
Manavdan
Malum etraf balık lokantası dolu. O yüzden buradaki yeşillikler her zaman taptazedir. Güzel bir göbek salata gününüze renk ve lezzet katacaktır.
Mısır Çarşısı’ndan
Kesinlikle Konya kimyonu almadan bu dükkândan çıkmayın. Kokusu, aroması muazzam.
Yorumlar